Milli Eğitim Temel Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

14.6.1973 tarih ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununda Değişiklik Yapılmasına (Tam Gün Eğitim) İlişkin Kanun Teklifi ve gerekçesi ekte sunulmuştur.

Gereğini arz ederiz.      

 

        Engin Altay                                Levent Gök                               Özgür Özel

  İstanbul Milletvekili               Ankara Milletvekili              Manisa Milletvekili

CHP Grup Başkanvekili      CHP Grup Başkanvekili        CHP Grup Başkanvekili

 

GENEL GEREKÇE

Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde 26.972 okulöncesi, 27.544 ilkokul, 16.969 ortaokul, 9.061 ortaöğretim kurumu bulunmaktadır. Örgün eğitim kurumlarının yaklaşık üçte biri ikili eğitim yapmaktadır.

30.3.2012 tarih ve 6287 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun yürürlüğe girmesi ile eğitim sisteminde yapısal bir değişikliğe gidilmiştir. Zorunlu eğitim kesintiye uğratılarak 12 yıla çıkarılmıştır. 2012/2013 eğitim öğretim yılından itibaren 4+4+4 eğitim modelinin uygulanmaya başlanması ile Haftalık Ders Çizelgeleri değiştirilmiş, seçmeli ders saatlerinin ve sayılarının arttırılması ile öğrencilerin okulda kalma süreleri uzatılmıştır. Seçmeli derslerin sayısı, içeriği, ders seçim süreçleri 4+4+4 eğitim modeli ile daha çok tartışılmaya başlanmıştır. Öğrencilerin okulda kalma sürelerinin arttırılmasının eğitimin niteliğine olumlu yansımaları olmamıştır. Öğretmen ve derslik eksikliği nedeniyle seçmeli derslerin çoğu boş geçmiştir. Özellikle ikili eğitim yapılan okullarda öğrenciler saat 07:00 – 19:00 arasında eğitim öğretim faaliyetlerine devam etmeye çalışmaktadır. Bu durum birçok olumsuzluğu beraberinde getirmiştir.

  • Saat 07:00’da derse başlaması gereken öğrencilerden, özellikle taşımalı eğitim kapsamındakiler ve servisle okula gidenler, sabah saat 5:00 sularında uyanmak zorunda kalmıştır.
  • Gelişim çağının en önemli evresinde olan çocukların, çok erken saatlerde okula gönderilmesi nitelikli öğrenme gerçekleşmesini engellemiştir.
  • 4+4+4 eğitim modeli ile okulda kalma süreleri uzamış, nitelik ve başarı azalmıştır.
  • Okullarda ikili eğitim yapılması öğrenci ve öğretmen verimliliğini düşürmüştür.
  • Eğitim kurumlarındaki fiziksel sorunlar, bina ve derslik eksikliği nedeniyle ikili eğitime geçilmiş, sağlıklı ders ortamları oluşturulamamış, okul kütüphaneleri, depoları, çok amaçlı salonları derslik yapılmış, eğitimin niteliği düşürülmüştür.
  • Artan öğrenci sayısı karşısında derslik sayıları yetersiz kalmış,“4+4+4” düzenlemesiyle birlikte birçok okulda tam gün uygulamasından ikili öğretime geçilmiştir. Bu durum, okuldaki kaynakların daha fazla öğrenci arasında paylaşılmasına neden olmuştur.

Ayrıca ikili öğretim, çocukların okula geliş ve okuldan dönüş saatleri ile teneffüs sürelerini olumsuz etkilemiştir. Yapılan iki araştırmada, ikili öğretimin farklı konularda olumsuz etkilerinin olabileceğini ortaya çıkmıştır. Örneğin ikili öğretim uygulanan okullarda derslerin sabah erken saatte başlaması, öğrencilerin ilk dersleri kaçırmalarına ve devamsızlık yapmalarına neden olmuş, okul saatlerindeki değişiklik sonucunda daha fazla sabahçı öğrenci kahvaltı yapamadığını ve daha fazla öğlenci öğrenci öğle yemeği yiyemediğini ifade etmiştir.

Bu sorunlar öğrenci ve öğretmen verimliliğini azaltmış, akademik başarıyı düşürmüş, sosyal yaşamı olumsuz etkilemiş, okul ikliminin bozulmasına neden olmuştur. Sorunların azalması ve başarının artması için tüm örgün eğitim kurumlarının bir an önce tam gün eğitim sistemine geçmesi gerekmektedir. Tam gün eğitim sayesinde öğrenciler okulda nitelikli zaman geçireceklerdir. Fiziksel ve sosyal gelişimlerine uygun zaman aralığında eğitim görmelerine imkan sağlanacak, akademik ve sosyal başarı artacaktır.

TEOG kapsamındaki derslerin Türkiye ortalamasına bakıldığında Matematik dersinin not karşılığının 1 (bir), Fen Bilgisi dersinin 2 (iki), Türkçe dersinin ise 3 (üç) olduğu görülmektedir. Okullarda verimsiz geçirilen zaman dilimi başarısızlıktaki en önemli etkendir. Bu not oranları uluslararası düzeyde yapılan PİSA sınavlarındaki başarısızlığımızın nedenlerini açıkça ortaya koymaktadır.

Öğretmenler ve öğrenciler eğitim sisteminin en önemli aktörleridir. Okulların verimsiz olarak açık tutulması, öğretmen ve öğrenci arasındaki ilişkiyi verimli hale dönüştürmeye, başarıyı arttırmaya yeterli değildir. Öğrenci ve öğretmenlerin okulda verimli zaman geçirmeleri için tam gün eğitim sistemi mutlak zorunluluktur.

Tam gün eğitim sistemiyle, örgün eğitim kurumlarında dersler saat 09:00 – 17:00 arasında yapılabilecektir. Okullarda öğle yemeği için yeterli vakit ayrılabilecek, örgün eğitim kapsamındaki öğrencilere ve tüm personele ücretsiz öğle yemeği verilebilecektir.

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 18 inci maddesinin öngördüğümüz şekilde değişmesi halinde ülke genelindeki tüm örgün eğitim kurumları tam gün eğitim sistemine geçmiş, bu kurumlarda eğitim gören öğrenciler ile çalışanlar ücretsiz öğle yemeği imkanından yararlanmış olacaktır.

Ülke genelinde birçok öğrencinin maddi imkansızlıklar nedeniyle eğitim hakkından yararlanamıyor olması eğitim sistemimizdeki en önemli sorunlardan birisidir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın verilerine göre 2014-2015 eğitim-öğretim yılında, ilkokullarda 193.289, ortaokullarda 293.813, liselerde 157.346 toplamda 644.448 öğrenci zorunlu eğitim kapsamında okullarda olması gerekirken, sürekli devamsız durumundadır. 2014-2015 yılında sürekli devamsız öğrencilerin sayısı, 2013-2014 eğitim öğretim yılına göre %225 oranında artmıştır. Öğrencilerin okula gelmemelerinin en önemli sebebi maddi yetersizliktir.

Ülkemizde her geçen gün artan gelir dağılımındaki adaletsizlik en fazla eğitim harcamalarında hissedilmektedir. Eğitim harcamalarına zenginler yoksullara göre 50 kat daha fazla bütçe ayırmaktadır. Resmi verilere göre Türkiye’nin gelir pastasından en az payı alan yüzde 10’luk kesim, Türkiye’de aileler tarafından gerçekleştirilen eğitim harcamalarının sadece yüzde 1’ini yaparken ailelerin toplam eğitim harcamalarının yüzde 49,7’sini ise en zengin (10’uncu) yüzde 10’luk kesim yapmaktadır.

Diğer bir ifadeyle; ikinci yüzde 10’luk kesim toplam eğitim harcamalarının yüzde 1,2’sini, üçüncü yüzde 10’luk kesim yüzde 2,4’ünü, dördüncü yüzde 10’lik kesim yüzde 3,2’sini, beşinci yüzde 10’luk kesim ise yüzde 4,9’unu gerçekleştirmektedir.

TÜİK’in hesaplamalarına göre, Türkiye’deki ailelerin 2014 yılındaki toplam harcamaları 730,4 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. Bu harcamanın 17,5 milyar liralık kısmı eğitim için yapılmıştır.  Eğitim harcamalarının 8.39 milyar liralık kısmını en zengin yüzde 10’luk kesim yaparken, en yoksul kesimin eğitim için harcadığı miktar ise 175 milyon lirada kalmıştır.

2015-2016 eğitim-öğretim yılı başlarken kamuoyuna yansıyan araştırmalar, tüm eğitim kademelerinde okula başlayan öğrencilerin eğitim giderlerini ortaya çıkarmıştır.

2015-2016 eğitim öğretim yılında;

  • Okulöncesi eğitime başlayan bir öğrencinin başlangıç gideri 707,71- TL’dir.
  • İlkokul 1 inci sınıfa başlayan bir öğrencinin başlangıç gideri 1153,83- TL’dir.
  • Ortaokula (5. Sınıfa) başlayan öğrencinin başlangıç gideri 1300,05- TL’dir.
  • Liseye başlayan öğrencinin ise 1426,02- TL’dir.

Yapılan araştırmalar, tüm eğitim kademelerinde okula başlayacak öğrencilerin giderlerinin yüksek bir maliyetinin olduğunu göstermiştir.

Anayasamızın 42 nci maddesine göre, ilköğretim kız erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır. (6287 sayılı Yasa ile zorunlu eğitim 12 yıla çıkarılmıştır.) Parasız eğitim ilkesi Anayasa tarafından garanti altına alınmasına rağmen, yurttaşlarımız çocukları okula başlarken ve başladıktan sonra bütçelerinin önemli bir kısmını eğitim harcamalarına ayırmaktadır. Asgari ücretle hayatını devam ettiren bir kişi, okula başlayan çocuğu için, aile bütçesinin önemli bir kısmını, en düşük maaş alan memur ise maaşının %70’ini okul masrafı olarak harcamak zorunda kalacaktır.  Sosyal devlet anlayışı gereği, ülkemizdeki tüm çocuklara eşit şart ve olanaklarda eğitim almalarını sağlayacak ortamlar hazırlamalıdır. Eğitim düşük gelirli grupların gelirlerinin artırılması ve üst gelir gruplarına yükselebilmeleri için en önemli fırsattır. Bu fırsatın Devlet tarafından sağlanması Anayasal bir zorunluluktur.

Bu Kanun teklifimizle;

  • İkili eğitimle ortaya çıkan sorunların ortadan kaldırılması ve tüm örgün eğitim kurumlarında tam gün eğitime geçilerek tüm öğrencilerin verimli zaman diliminde eğitim almalarının sağlanması,
  • Örgün eğitim kurumlarında eğitim gören öğrencilere ve çalışan tüm personele ücretsiz öğle yemeği verilmesi,
  • Örgün eğitim bünyesindeki öğrencilerin ders araç-gereçlerinin ücretsiz olarak Devlet tarafından karşılanması,

Amaçlanmaktadır.

 

MADDE GEREKÇELERİ

MADDE 1- Bu madde ile ikili eğitimle ortaya çıkan sorunlar ortadan kalkacak ve tüm örgün eğitim kurumları tam gün eğitime geçmiş olacaktır. Tüm öğrencilerin verimli zaman diliminde eğitim almaları sağlanacaktır.

MADDE 2- Bu kanunun ilgili maddesi ile tüm eğitim kurumları üç eğitim öğretim yılı sonunda tam gün eğitime geçmiş olacaktır. Örgün eğitim kurumlarında tam gün eğitim yapılacağı için öğrenci ve eğitim çalışanlarına ücretsiz öğle yemeği verilme imkanı ortaya çıkacaktır.

MADDE 3- 2004 yılından buyana ilköğretim okullarında, 2009 yılından itibaren de ortaöğretim kurumlarında ders kitapları ücretsiz dağıtılmaktadır. İlgili maddenin değiştirilmesi ile tüm örgün eğitim kurumlarında eğitim gören öğrencilerin kitap dışındaki ders araç-gereçleri ücretsiz olarak dağıtılacaktır.

MADDE 4- İlgili madde ile Milli Eğitim Bakanlığının örgün eğitim kurumlarını tam gün eğitime başlatabilmesi, planlama yapabilmesi ve bina ve derslik eksikliğini tamamlayabilmesi için makul süre tanınmış olacaktır.

MADDE 5- Yürürlük maddesidir.

MADDE 6- Yürütme maddesidir.

 

14.6.1973 TARİH VE 1739 SAYILI MİLLİ EĞİTİM TEMEL KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ 

MADDE 1- 14.6.1973 tarih ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 18 inci maddesinin ikinci paragrafının sonuna aşağıdaki cümle eklenmiştir.

“Örgün eğitim kurumlarında tam gün eğitim zorunludur. Bu kurumlarda öğrencilere ve tüm personele ücretsiz öğle yemeği verilir.”

MADDE 2- 14.6.1973 tarih ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununa aşağıdaki EK MADDE eklenmiştir.

EK MADDE 2– Bu kanunun 18 inci maddesine göre örgün eğitim kurumlarında eğitim gören öğrencilere ve çalışan tüm personele ücretsiz öğle yemeği verilir.”

MADDE 3- 14.6.1973 tarih ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 53 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

MADDE 53- Milli Eğitim Bakanlığı, kendisine bağlı eğitim kurumlarının eğitim araç ve gereçlerini, gelişen eğitim teknolojisine ve program ve metotlara uygun olarak sağlamak, geliştirmek, yenileştirmek, standartlaştırmak, kullanılma süresini ve telif haklarını ve ders kitabı fiyatlarını tespit etmek, paralı veya parasız olarak ilgililerin yararlanmasına sunmak, örgün eğitim bünyesindeki öğrencilerin ders araç-gereçlerinden ücretsiz olarak yararlanmasını sağlamakla görevlidir.

MADDE 4- 14.6.1973 tarih ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununa aşağıdaki GEÇİCİ MADDE eklenmiştir.

GEÇİCİ MADDE 5– Bu kanunun yayımı tarihinden sonraki üçüncü eğitim öğretim yılının başına kadar geçen süre içerisinde, örgün eğitim kurumlarının tamamı tam gün eğitime geçer.”

MADDE 5- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 6- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.