Amasya İl Başkanlığı Ziyareti

-“YANLIŞLARI TERK EDECEK BİR PARTİYE DÖNÜŞMEYE İHTİYACI VAR”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan AdayıÖzgür Özel,“Sokaktan korkmayan, sokağa çıkmayı ayıp saymayan, eylemden korkmayan, sivil toplumla dayanışmaktan geri durmayan, laiklik savunurken mahcup olmayan, cesur kararlı bir parti haline getirmek istiyoruz partimizi” dedi. Özel, Hiç şüphe yok ki CHP’nin bir muhasebeye, bir özeleştiriye, geçmişteki doğruları sürdürüp, yanlışları terk edeceği bir partiye dönüşmeye ihtiyacı var” diye konuştu.

Özel, beraberinde Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Isparta Milletvekili Hikmet Yalım Halıcı, İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş ve Sivas Milletvekili Ulaş Karasu ile birlikteAmasya İl Başkanı Turgay Sevindi’yiİl Başkanlığında ziyaret etti. Özel, burada yaptığı konuşmada, “Amasya’da özellikle merkezde, Merzifon’da ve Gümüşhacıköy’deki iyi örneklerin Amasya’da da benimseneceğini düşünüyoruz, Amasya’nın MHP’li belediyeden yorulduğunu görüyoruz. Amasya’nın artık özellikle gelişmiş bir turizm kenti olabilmesi, bir Kapadokya’nın çekebildiği turistleri çekebilmesi için bir sosyal demokrat, tarihi bilen, sanattan anlayan, şehirciliği bilen bir belediyeye ihtiyacı var. Bunun içinde önümüzdeki mart ayında hem Amasya merkez de hem tüm ilçelerde CHPli belediye başkanlarını hedefliyoruz” dedi. Özel, şunları kaydetti:

ANNELERİN GÖZÜNÜN YAŞININ RENGİ OLMAZ

“Dünyada yakıcı bir gündem var. Bir terör örgütü olarak gördüğümüz Hamas’ın başlattığı roketli saldırılar ve ardından İsrail’in Filistin’e sivillerin canlarını da gözetmeksizin uyguladığı orantısız şiddet hepimizi fevkalade üzdü. Her iki tarafı da sivil kayıpların önüne geçecek sorumluluğa davet ediyoruz. Sivillere saldırının insanlık suçu olduğunun altını çiziyoruz. Filistin’in yıllardır işgal altında olduğunu, İsraillilerin zulmü altında olduğunu hatırlamamız gerekiyor. Hem Ortadoğu coğrafyasında hem dünyada savaşın olmadığı, kanın akmadığı, hiçbir annenin ağlamadığı bir dünya diliyoruz. Annelerin gözünün yaşının rengi olmaz, ırkı olmaz, mezhebi, dini olmaz.

DAĞ ADETA FARE DOĞURDU

Bakanlar Kurulu toplantısı büyük bir hayal kırıklığıyla neticelendi. Sadece çalışmayan emeklilere ki sanki bir emekli keyiften çalışıyor, 5 bin TL gibi bir kerelik bir ödenti, hiçbir beklentiyi karşılamamıştır. En düşük emekli maaşının asgari ücrete denk gelmesi gerektiğini söylüyoruz. Özel sektöre asgari ücret altında ücret öderse ceza ödeyen devletin, emeklilere bunun kat be kat altında bir ücret reva görmesini doğru bulmuyoruz. Dağ adeta fare doğurdu. Parlamento açıldı, emeklilikte yaşa takılanlarda mağdur olan gruplar var. Bağ-Kur’un önemli bir mağduriyeti var. Atanamayan başta öğretmenler olmak üzere çok sayıda meslek grubu var. Her birinin sorunlarının teker teker takipçisi olacağımızın altını çizmek isterim.

CHP’NİN ÖZELEŞTİRİYE, YANLIŞLARI TERK ETMEYE İHTİYACI VAR

Cumhuriyet Halk Partisi bir kurultay süreci içinde. Turgay Başkanımızın şahsında bütün örgütümüze teşekkür ediyoruz. CHP’nin hiç utanmayacağı, erinmeyeceği aksine övünüleceği bir farkı var diğer partilerden. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı çoklu yarışta seçilebiliyor. Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel başkanına rakip çıkabiliyor. Rakip çıkmadığında oranın adı krallık, padişahlık oluyor. Ben 11-12 yıldır parlamentoda görev yapan bir milletvekiliyim. 2015 yılında Manisa’da girdiğim ön seçimde oyların yüzde 87’sini aldığım günden beri de grup başkanvekilliği yaptım. Görev alanım Parlamento. 2023 seçimlerinde en çok il geçen, en çok ilçe gezen birkaç kişiden bir tanesiyim. 14 ve 28 Mayıs seçimlerinden bu partinin iktidar olarak çıkmasını, sizin karşınıza iktidar partisinin grup başkanı olarak çıkmayı arzu ediyorduk. İki büyük hayal kırıklığını hep birlikte yaşadık. Hiç şüphe yok ki CHP’nin bir muhasebeye, bir özeleştiriye, geçmişteki doğruları sürdürüp, yanlışları terk edeceği bir partiye dönüşmeye ihtiyacı var. Türkiye’deki mevcut siyasi sistem ittifakları zorunlu kılıyor. İttifak siyasetinin seçimlere bir süre kala önceden anlaşılan bir iç hukuk çerçevesinde, partilerinin birbirinin hakkını yemediği bir şekilde sürdürülmesi gerekirken, uzun süren görüşmeler, iç hukukun belirlenmemiş olması nedeniyle CHP listelerinden 39 milletvekilinin diğer partilere verilmiş olmasının yarattığı bir travma var. Örgütümüzün hak ettiği yerlerin örgütümüzde kalmadığı bir süreç var. Oturup enine boyuna bir muhasebe yapma ihtiyacı var. Partinin yeni bir siyaset anlayışı için kadrolarından tüzüğüne değişmesi gerektiğine yönelik tutumumuzu dile getirdik. Ancak Sayın Genel Başkanın ve arkadaşlarının hiçbir şey olmamış gibi meseleyi sürdürdüğü yerde, üzgün olan seçmenin kızgın hale geldiği, tepki vermeye başladığını gördük. Kötü örneklerinde olduğu gibi kavgalı, saldırgan, partimizi yakıp yıkarak değil, yanlışlara itiraz eden, doğrusunu söyleyen bir anlayışla yola çıktık.

ATATÜRK’ÜN PARTİSİ İKİNCİ PARTİ OLAMAZ

Yönetim kademelerinde kimleri göreceksiniz? Genç isimler göreceksiniz. Çok sayıda kadın göreceksiniz. Örgütümüz baktığında Parti Meclisinde, MYK’da kendisini görecek. Örgütümüzün madden ve manen yalnızlaştığı bir süreci yaşadık. İktidar partisindeki bir yönetim anlayışının, partimize de sirayet ettiği bir süreç oldu. Atanmış danışmanların, seçilmişlerden önde olduğu, kritik kararları onların verdiği bir süreç oldu. Biz buna kayıt dışı siyaset dedik ve itiraz ettik, itiraz etmeye de devam edeceğiz. Partimizdeki bütün süreçleri, demokratik, eşitlikçi ve barışçıl götürmeye çalışıyoruz. Partimizi yıpratacak süreçlerden uzak duruyoruz. Kötü örneklerini yaşadık. Geçen hafta sonu bir il kongresini kazanmak için söylenen bazı sözlerin ya da bir belediye başkanının geçmiş dönemde bir başka belediye başkanına karşı sarf ettiği sözler, bugün Tayyip Erdoğan tarafından grup toplantısında ekrana yansıtıldı. O sözlerin hiçbirisinin iler tutar tarafı olmadığını CHP’liler biliyor. Tayyip Erdoğan gibi birisine tutunacak ip, sığınacak liman vermemek lazım. Biz buna çok dikkat eden bir dil ve üslup takip ettiğimizi ifade etmek isterim. Çok kararlıyız. Atatürk’ün partisi ikinci olamaz. Cumhuriyetin 100’üncü yılında seçimi, cumhuriyetin kurucu değerleriyle husumet duyan birisine kaybetmiş olmasını hazmedemiyoruz. Partinin ışıklarının erken saatlerde söndüğü seçim akşamlarından nefret ediyoruz. Bu partinin artık kazanmasını istiyoruz.

LAİKLİK SAVUNURKEN MACUP OLMAYAN BİR PARTİ İSTİYORUZ

Örgütlerimizin maddi sıkıntılarını biliyoruz. 8 yıldır aynı para geliyor. Ne kadar fedakarlık yapıldığını biliyoruz. Sokaktan korkmayan, sokağa çıkmayı ayıp saymayan, eylemden korkmayan, sivil toplumla dayanışmaktan geri durmayan, laiklik savunurken mahcup olmayan, cesur kararlı bir parti haline getirmek istiyoruz partimiz. Geldiğinde önce il binasına çıkan bir genel başkan, koşan, terleyen, terleten bir genel başkan. Kendisi durmayan, örgütü durdurmayan, ekibinden güç alan, ekibine güç veren bir genel başkan… Bu partiyi yönetmeye talibiz. Bir adım geride başladık, farkı kapattık, İstanbul Kongresinin ardından basın ‘favori değişti’ diye yazıyorlar. Biz bu kurultayın sonunda kazanmak istemiyoruz, partiye kazandırmak istiyoruz. Biz bu kongrenin sonucunun küskünsüz, kırgınsız, kayıpsız atlatılmasını istiyoruz. Bu CHP, gerçekten bir başka CHP’ye dönüştü denmesini, ertesi sabahtan itibaren de Tayyip Erdoğan’ın ezberini bozmak istiyoruz. Bilgisayarla satranç oynar gibi hangi hamleyi yapacağı önceden bilinen CHP’yi tarihin geri sayfalarında bırakmak istiyoruz. Gerçek, sahici, doğrudan, sahada bir muhalefet istiyoruz. Buna gücümüz var. Buna hazırız. Bu örgütü ayağa kaldırırsak, bu partiyi ayağa kaldıracağımıza, bu partiyi ayağa kaldırırsak Türkiye’yi ayağa kaldıracağımıza inanıyoruz.”